8 Kasım 1982'de İstanbul-Sarıyer İmam-Hatip Lisesi'nde öğretmenliğe başlamıştım. 1986 yılında çıkardığımız okul yıllığı için bir röportaj bölümü düzenlemiştik. Rahmetli Cahit Zarifoğlu'ya öğrencim, şimdi 12 yıldır Harvard Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Dr.Cengiz Şişman'ı göndermiştim. Mavera'yı ta çıktığı günlerden itibaren izliyordum. C.Zarifoğlu'nun okuyucularla başlıklı bölümünden başlardım okumaya dergiyi, birçoklarının yaptığı gibi. Amatörlere biraz acımasız davrandığı söylenirdi hep. Milli Gazete'nin üç aylık bir dönemi vardı, Fehmi Koru yönetiminde. Orada da Vedat Can imzasıyla amatörlere öğretmenlik yapıyordu. Katıraslan kaset olarak çıktığında almış, dinlemiş ve çok beğenmiştim. Koliler dolusu satınalıp öğrencilere dağıtmıştık. Bize masalı da o sevdirdi desem abartmış olmam. Kendisinin de belirttiği gibi bütün masallarını, bazılarını birkaç kez olmak üzere 35-40 yaşlarımda okudum. Alim Kahraman'la, M.Ruhi Şirin'le ve daha birçoklarıyla karşılaşmış olmama karşın, Cahit Zarifoğlu'yla karşılaşmak nasip olmadı bir türlü. Ama o öldüğü gün en yakınımdan bir can dostu kaybetmiş gibi etkilenmiştim. Her sene 7 Haziran'da onu hasretle, özlemle, minnetle anıyorum. Küplüce Mezarlığı onun sayesinde hafızama kazındı. Şiirlerine bir türlü ısınamadığım için ben onun çocuk şiirlerini zevkle okudum hep!:)
Mekanı cennet olsun.
hayri bostan